Kategoriler

3 Aralık 2012 Pazartesi

Hostel, Üniversite ve Ev Kiralamak

Merhabalar, şimdi hemen uçaktan iniyoruz ve yazmaya devam ediyoruz. :)

Evet, gelelim uçaktan indikten sonraki duruma. Uçaktan indikten sonra sürü psikolojisiyle diğer insanları takip ettim. Daha sonra ise pasaport kontrolünde baya bir sıra bekledim çünkü AB vatandaşı olanlarla olmayanlar olarak 2’ye ayrılıyorsunuz. AB vatandaşları seri bir şekilde giderken biz bekledik ve sonunda kuyruktan sıra bana geldi. Görevli polise pasaportu uzattım aldı gerekli işlemleri yapıp geri bana verdi ve bende valizimi almak için sırtımda sırt çantamla beraber valizlerin döndüğü kısma geldim.Yaklaşık yarım saatten fazla bekledim ve en sonunda makine durdu ve hâlâ benim valizim gelmemişti. Benim aynı durumda olan 3-4 kişi daha vardı. Hemen kafam birkaç tane İngilizce cümle kurup oradaki görevliye yöneldim ve onun bana verdiği yanıt, “bu tür bagaj kaybolmaları sık sık oluyor endişelenecek bir şey yok, kayıp formu doldurun.”  şeklinde oldu.

Yaşadığım endişeyi tahmin edebilirsiniz sanıyorum. Sorun yaşamamak için THY’yi tercih ettik gibisinden de söylenerek ilerledim. Kayıp formu doldurdum ve adres olarak 5 günlüğüne rezervasyon yaptırdığım hostelin adresini verdim. Sırt çantamla Budapeşte havaalanında kala kalmıştım. Elimde bir hostelin adresi ve oraya gitmek için aldığım yol tarifiyle baş başa kalarak havaalanından çıktım.

Ama bilet almak için bozuk paraya ihtiyaç vardı ben ise ATM’den para çekmiştim. Gittim parayı bozdurdum ve bileti aldım. Otobüsten inip metroyla şehir merkezine ulaştıktan sonra hosteli buldum ve giriş yaptım. Daha sonra evi arayıp “alo anne ben hayattayım” dedim. Ama hâlen aklımda valizim vardı çünkü her şey onun içindeydi. Kayıp formunu hostelci amcaya verdikten sonra gelen olursa kabul et dedim. Ertesi gün okula yaptığım keşif gezisinin dönüşünde, hostelin girişinde valizi görünce rahat bir nefes aldım.

Beş gün boyunca bu hostelde kaldım ve 5. Günün sonunda kiraladığımız eve taşındım.

Sonraki gün üniversiteye kayıt ve kampüsü tanıtma etkinliği vardı. Ona katıldım ve sonraki 2 gün boyunca üniversitenin değişim öğrencileri için “flat searching event” yapacağını öğrendikten sonra internetten kendimce fiyat araştırması yaptım.  Bu etkinliğin ilk günü etkinliğin yapılacağı yere gittim ve içerisi ana baba günüydü. Herkes elinde kataloglar ev bakıyor, kimisi ev bulmuş ortak arıyor, kimisi emlakçı “ev lazım mı genç” diye soruyor. Yaklaşık 1 saatin sonunda tek başıma ev kiralamanın baya zor ve tuzlu olacağını anlayınca 2-3 diye ortaklar aramaya başladım. Tabii bana gelip soranlarda oluyordu ortak olalım mı gibisinden.  Biraz zaman geçti, daha sonra gözüme 2 tane arkadaş ilişti. Anladığım kadarıyla yeni gelmişlerdi ve “noluyo ya burda” diye etrafa bakınıyorlardı. Ben onlara ortaklık ettim ve beraber kataloglardan ev bakmaya başladık. 5 Ay boyunca ev arkadaşım olacak olan bu arkadaşlar İspanyol’du.

Daha sonra bir ev beğendik ve gittik baktık. Fiyatı uygundu ve üniversiteye yakındı. Kiralamaya karar verdik ve sözleşmeyi imzaladık. Böylelikle artık başımı sokacak bir yerim olmuştu. Ama ilk 2 hafta boyunca yaşayacağım tek sorun ev kiralamak değildi..

03/12/2012 - 16:28
Budapeşte

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder